“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BUĞDAY HASADINI DA ETKİLEYEBİLİR”
2 min read
Eksun Gıda Genel Müdürü Ahmet Demir, bu yılın buğday hasadının geçtiğimiz yıl rakamlarına yaklaştığını belirterek, küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin hasat sürelerinden verimliliğe kadar birçok unsuru etkileyeceğinin altını çizdi.
Eksun Gıda’nın Genel Müdürü Ahmet Demir, 2024 yılının buğday hasadına dair değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin her bölgesinde verimli bir hasat sezonunun tamamlandığını dile getiren Demir, “Ülkemizde 2023 yılında 22 milyon tonluk buğday rekoltesi elde edilmişti. Bu yıl geçtiğimiz yıla göre daha erken başlayan buğday hasadı, Türkiye’nin dört bir yanında en az 4 ay devam etti. Çiftçilerimiz, hasadın ardından Toprak Mahsulleri Ofisi’ne veya lisanslı depolara ürünlerini teslim etmeye devam ediyor. Hasat döneminin ardından 4,5 milyon tonu makarnalık olmak üzere yine 20 milyon tonun üzerinde bir kapasite elde edilmiş olacaktır.” dedi.
“İklim değişikliği üretimi olumsuz etkileyebilir”
Türkiye’nin buğday üretiminde dünyaya olan katkısı yanında, buğdayda kendine yetebilen bir ülke olduğunu belirten Demir, iklim değişikliğinin getireceği sonuçları her zaman göz önüne almanın gerekliliğini vurguladı. “Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), gıda ürünlerinin uluslararası fiyatlardaki aylık değişimin izlendiğini, Tahıl Fiyat Endeksi’nde Ağustos ayında yüzde 0,5 azalış olduğunu kaydetmişti. Özellikle Türkiye ve ABD gibi ana ihracatçı ülkelerin iyi hasat beklentilerinin etkilediği bu endeks önemli bir gösterge olsa da uzun vadede iklim değişikliklerinin etkisini mutlaka göz önünde bulundurmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Demir, iklim değişikliği başta gıdaya erişim ve küresel gıda fiyatları olmak üzere birçok parametreyi değiştiriyor. Tarım alanlarındaki zararlı yoğunluğundaki artış, kuraklık ve buna bağlı hasat zamanlarının değişiklik göstermesi gibi faktörler tarım verimliliğinin üzerinde ciddi olumsuz sonuçlar doğuruyor. Küresel iklim değişikliğinin, hasadın sonuçlarını özellikle uzun vadede etkilememesi için doğal dengenin korunması şart. Bu kapsamda verimli bir biyolojik mücadelenin yapılması, iyi tarımın daha da yaygınlaştırılması ve elbette yönlendirici kamu politikaları son derece önem taşıyor.” şeklinde konuştu.